Prostat Nedir ?

Prostat, idrar torbasının hemen altında, bağırsakların ön tarafında, idrar torbasının çıkışını saran ceviz büyüklüğünde bir salgı bezidir. Erkek üreme sisteminin bir parçası olan prostatın başlıca görevi spermleri koruyan sıvıyı üretmek ve spermleri bu sıvı içinde sağlıklı bir şekilde saklamaktır. Bununla birlikte mesanenin ağzını sıkar ve idrar kaçırılmasını önler.

Prostat hastalığının en yaygın üç şekli bulunur. Prostat iltihaplanması (prostatit), prostatın kanserli olmayan büyümesi (iyi huylu prostat hiperplazisi veya BPH) ve prostat kanseridir. Bir erkek bu koşullardan bir veya daha fazlasını yaşayabilir. Bu hastalıklar farklı belirtilerle ortaya çıkabilir.

PROSTAT BELİRTİLERİ NELERDİR?

Prostat yaşlandıkça büyür ve içinden geçen idrar kanallarını sıkıştırmaya başlar. İşemeyi sağlayan organ idrar torbasıdır ve kaslardan oluşmuş bir yapıya sahiptir.

Prostat idrar kanallarını sıkıştırsa da bu duruma cevap olarak idrar torbasının kasları genişler ve idrar torbası daha kuvvetli kasılmaya başlar. Bu aşamalarda hastanın şikayeti olmayabilir veya zaman geçtikçe prostat büyümeye devam eder ve idrar torbası kaslarında yorulma meydana gelir. Bu durumda hastaların idrar akımları yavaşlar, çatallı işeme, idrar yaparken damlama, kesik kesik işeme, idrar yaptıktan sonra halen içeride idrar varlığı hissi ortaya çıkar.

Prostat büyümesi ile birlikte başlayan prostat belirtileri şunlardır:

  • Sık idrara çıkma isteği
  • İdrar yaparken ağrı, yanma ya da kanama
  • Prostat nedeniyle kesikli ya da az idrar yapma
  • İdrar sonrasında idrar damlamasının devam etmesi
  • Özellikle geceleri idrar yapma ihtiyacının artması
  • Mesanenin tam boşalmadığı hissi
  • Ani idrar yapma ihtiyacı
  • İdrar kaçırma
  • Cinsel fonksiyon bozuklukları

PROSTAT NEDEN BÜYÜR?

Prostatın büyümesi sebeplerinden biri yaşlılık diğeri ise erkeklik hormonu (testosteron) ve östrojenin uyarıcı etkisi olarak bilinir. Genetik yatkınlık prostatın büyüme nedenleri arasında yer alır. Erkeklerde prostat, ergenliğin erken döneminde büyür (2 katına çıkar). 25 yaşından sonra tüm erkeklere prostat, farklı şekillerde olmak üzere büyür.

Prostat bezi, erkeklerde 30’lu yaşlarda büyümeye başlar ve yaşamın sonuna kadar sürer. 50 yaşın üzerindeki erkeklerin yarısında prostat büyümesi görülürken, 60 yaş sonrası bu oran %65’e çıkmaktadır. 80’li yaşlarla birlikte de büyüme oranı %90’ı geçmektedir. Bu hastaların önemli bir bölümü ilaç tedavisi ya da ameliyat ile takip edilir.

PROSTAT BİYOPSİ NEDİR? NASIL YAPILIR?

Standart prostat biyopsisinde prostat kapsül kısmı (periferik zonu) 12 bölgeye ayrılır ve her bölgeden rastgele bir parça alınır. Ultrason cihazı, normal prostat dokusu ile kanserli dokuyu ayıramaz, bu nedenle biyopsi için şüpheli alanlar hedef alınamaz. Prostattan farklı alanlardan rastgele örnek alınıp tümörlü doku ile karşılaşılacağı umulur. Bu rastgele biyopsiler, hızlı ilerleme potansiyeline sahip kanserleri bazen yakalayamaz.

Yeni tip MR füzyon biyopsilerde ise hastaya önce özel bir prostat MR’ı çekilir. Daha sonra MR’ da prostat kanseri için şüpheli alanlar belirlenir, dijital ortamda işaretlenir. Bu görüntüler özel ultrason cihazlarına yüklenir ve prostat biyopsileri özellikle MR’ın işaret ettiği alanlardan alınır. MR prostatta özellikle 0.5 cc üzerindeki saldırgan kanserleri çok iyi gösterdiği için bu yöntemle hayatı tehdit edebilecek prostat kanserleri kaçırılmaz.

PROSTAT HASTALIKLARININ TANISI NASIL KONULUR?

Prostat büyümesinin tanısı kan ve idrar tahlilleri ile ultrasonografi, idrar akım testi gibi hastayı herhangi bir şekilde rahatsız etmeyecek tetkik ve tahliller ile konulmaktadır. Kişide tespit edilen büyümenin derecesi ve hastada yarattığı şikayetlere göre tedavi planı uygulanmaktadır.

PROSTAT TEDAVİSİ NASIL OLUR?

İyi huylu prostat büyümesi yaşam tarzı değişiklikleri ile hastayı izleme, ilaç uygulamaları ve cerrahi ile tedavi edilir. Prostat, doğal süreçte yaşla birlikte büyüyen bir organ olduğu için bunu engellemek mümkün değildir. Ancak bu dönemde hastanın şikayetlerini en aza indiren ve yaşam kalitesini yükselten tedaviler uygulanır.

Genellikle ilk olarak hastanın tuvalet alışkanlıkları ve yaşam tarzı ile ilgili düzenlemeler yapılır. Gerektiğinde ikinci adım olarak ilaç tedavisine başlanabilir. Prostat büyümesinde ilaç tedavisi, hastaların şikayetlerini azaltmaya yönelik uygulanır.

İlaç tedavisi olarak en sık kullanılan ve prostatın neden olduğu tıkanmayı en hızlı şekilde rahatlatan “alfa bloker” adı verilen ilaçlardır. Son yıllarda bu ilaçların yan etki profili oldukça düşük tipleri bulunmaktadır. Bunun dışında prostat büyüklüğü 35 gramın üzerinde olan hastalarda prostatın büyümesini durduran ve boyut olarak küçülme sağlayan “5 alfa redüktaz inhibitörleri” denilen grup mevcuttur. Bu ilaçların etkinliği düzenli kullanım sonrası 9 aydan sonra başlar. Eğer hasta sık sık tuvalete gidiyorsa ve kendisine aşırı aktif mesane tanısı konulmuşsa, o zaman tedaviye “anti-kolinerjik grubu”ilaçlar eklenir. Son yıllarda sertleşme üzerine etkili “Fosfodiesteraz 5 inhibitörü grubu ilaçların düzenli kullanımda işeme şikayetlerini düzenlediği kanıtlanır.

Tedavi almayan hastalarda idrar torbası kaslarında erime meydana gelir, idrar torbası içindeki yüksek basınç böbrekleri bozmaya başlar. Bu aşamadan sonra tedavi alınsa bile idrar torbasının ve böbrek fonksiyonları çoğu kez eski haline dönmez.

PROSTAT AMELİYATI

Prostat büyümesi için yapılan ameliyatlar 2 ana başlık altında toplanabilir. Bunlardan ilki, idrar yolundan girilip prostatın içeriden kesilerek yapıldığı ameliyatlardır. En bilineni TUR işlemidir. TUR ameliyatında, aletin ucunda elektrikli bir tel kullanılarak prostatın büyüyen kısmı kesilerek çıkarılır. Klasik TUR ameliyatında kullanılan elektrik enerjisi, sertleşme fonksiyonları üzerinde yan etki oluşturabileceğinden, günümüzde TUR ameliyatlarında bipolar veya plazmakinetik denilen farklı enerjiler kullanılır.

İşeme kanalından girilerek yapılan ve prostatı buharlaştıran lazer yöntemleri de bulunur. Bu tekniklerde greenlight veya diod lazer gibi farklı enerji kaynakları kullanılır.

Bir de büyük prostatlar için yine işeme kanalından girilip prostatın portakal soyar gibi soyulduğu “Holmiyum enükleasyon” yönteminden söz edilebilir.

İkinci ana başlık ise karından girilerek yapılan prostat büyümesi ameliyatlarıdır. Bunlar açık prostatektomi, laparoskopik basit prostatektomi ve robotik basit prostatektomi ameliyatlarıdır. Karından girilerek yapılan ameliyatlarda prostata ek olarak idrar torbası da kesilir ve kanama, idrar kanalından girilerek yapılan ameliyatlara göre daha fazla olabilir. Bu yüzden bu tip ameliyatlar çok gerekmedikçe tercih edilmez.